Cezayir, İsrail’in Batı Sahra’daki Fas egemenliğini tanıma kararının uluslararası hukuka, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararlarına ve BM Genel Kurulu düzenlemelerine aykırı olduğunu belirterek tepki gösterdi.
Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “Cezayir, Rabat yönetiminin ‘İsrail’in Fas’ın Batı Sahra’daki egemenliğini tanıdığına’ ilişkin açıklamasını dikkate almaktadır.” Terim kullanıldı ve Fas’ın Batı Sahra topraklarında bir “istilacı” olduğu vurgulandı.
Açıklamada, İsrail’in uluslararası hukuk ve sözleşmeleri ihlal etmeye devam ettiği, Tel Aviv yönetiminin Batı Sahra’da Fas’ın egemenliğini tanıyarak “kara siciline” bir yenisini daha eklediği belirtildi.
İsrail’in Filistin topraklarını işgaline dikkat çekilen açıklamada, İsrail ve Fas’ın “işgalde aynı politikaları izlediğine” dikkat çekildi.
Açıklamada ayrıca, İsrail yönetiminin Fas’ın buradaki egemenliğini tanımasıyla Batı Sahra halkının kendi kaderini tayin hakkının ortadan kaldırılmayacağı, bu kararın kabul edilemez ve hiçbir değeri olmadığı belirtildi.
Fas Kraliyet Mahkemesi’nden 17 Temmuz’da yapılan yazılı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Fas Kralı VI.
Batı Sahra sorunu
Fas’ın 1975’te eski İspanyol sömürgesi olan Batı Sahra’yı ilhak etmesinden sonra Cezayir’in desteklediği bağımsızlık yanlısı Polisario Cephesi ile Fas yönetimi arasında başlayan gerilim devam ediyor.
Fas, bölgenin kendi egemenliği altında kalması gerektiğini savunurken, Polisario Cephesi Batı Sahra’nın bağımsız bir devlet olduğunu savunuyor.
Polisario Cephesi, 1991 yılında Birleşmiş Milletler’in (BM) arabuluculuğunda yapılan ateşkes anlaşmasına kadar Fas güvenlik güçlerine karşı silahlı bir operasyon yürütüyordu. Ateşkes anlaşmasından bu yana Batı Sahra’nın statüsüne ilişkin müzakereler sonuçsuz kaldı.
ABD yönetimi, Başkan Donald Trump başkanlığında Fas ile İsrail arasında tam diplomatik ilişkiler kurulması konusunda varılan anlaşmanın ardından Washington’un Batı Sahra’daki Fas egemenliğini tanıdığını duyurdu.
